Son dönemde yapılan iki önemli düzenleme güvenlik sektöründe bazı sıkıntılara yol açtı. Bunlardan birincisi ithal edilen kayıt cihazlarının TSE bünyesinde testlere tabi tutulması, diğeri ise güvenlik amaçlı kayıt cihazlarının TRT bandrolü kapsamına alınması. Dağıtıcı firmalarda stok sorunlarına ve fiyat artışlarına yol açan bu iki önemli gelişmeyi sizler için araştırdık.

1 – TSE Testleri

Yapılan düzenleme ile ithal edilen tüm elektronik cihazlardan numuneler alınıyor ve bu numuneler test edilmek üzere TSE’nin Gebze’deki laboratuarına gönderiliyor.

Ekipman ve personel yetersizliği yüzünden TSE’de büyük bir yığılma var. Bazı ürünler TSE’nin uyguladığı testleri geçemiyor ve ithalatına izin verilmiyor. Sorundan özellikle adaptör ile beraber ithal edilen kayıt cihazları etkileniyor.

Test edilmesi mümkün olmayan cihazların özel laboratuarlarda yapılan Elektromanyetik Uyumluluk (EMC) ve Düşük Voltaj Direktifi (LVD) testlerinin raporları doğrultusunda ithaline izin veriliyor. Global markaların dağıtıcılığını yapan ve yine global üreticilere OEM ürün yaptıran firmalar da durumdan etkileniyor.

2 – TRT Bandrol Vergisi

24 temmuz 2017’de yapılan düzenleme ile güvenlik amaçlı kayıt cihazları da bandrol kapsamına alındı.

Daha önceden ithalatçı firmalar TRT’den güvenlik kayıt cihazlarının karasal veya internet üzerinden yapılan yayınları izlemek ve kaydetmek üzere kullanılmadığı ve ürünlerin bandrol kapsamında olmadığını belirten muafiyet yazıları alıyorlardı. Yeni düzenlemeden sonra TRT artık bu muafiyet yazısını vermediği gibi ürünlerin bandrole tabi olduğunu bildiren yazıyı firmalara gönderdi.

Peki yeni düzenlemeye göre hangi cihazlar için ne kadar bandrol ücreti ödeniyor?

    • Televizyon %16
    • Radyo %16
    • Cep Telefonları %10
    • Bilgisayarlar ve Tabletler %2
    • Kara Taşıtlarında Bulunan Video, Radyo, TV vb. %0,4
    • Diğer Taşıtlarda Bulunan Video, Radyo, TV %0,01
    • Ev Sinema Sistemleri, Radyolu Işıldak, VCD / DVD oynatıcı, Akıllı Saat, Navigasyon Cihazları v.b cihazlar %8

Bu düzenlemeye göre güvenlik amaçlı kayıt cihazları, DVR veya NVR ayrımı yapılmaksızın %16’lık bir bandrol oranına tabi tutulduğu görülüyor. Bu bandrol oranı gerçekten de internet üzerinden veya karasal radyo ve televizyon yayınlarının yoğun olarak izlendiği cep telefonu, tablet ve bilgisayardan bile daha yüksek. Hatta tek işi bu yayınları almak ve izletmek olan TV, Radyo gibi cihazlarla aynı seviyede. Bu durumu akıl ve mantıkla izah etmek mümkün değildir.

Dağıtıcı ve üretici firmalar bu düzenleme üzerine ürünlerine zam yapmak zorunda kaldılar.

Firmaların sorunları bununla da bitmiyor. Bandroller TRT’den alınıyor ve her ürünün üzerine yapıştırılıyor. Yapılan ürün satışları da aylık olarak TRT’ye raporlanmak zorunda.

Ülkemizde satılan kayıt cihazı adetleri, TV, Radyo, Video Oynatıcı, Ev Sineması Sistemleri vb. ürünlerin satışları ile kıyaslandığında çok düşük bir oran görülüyor. Dolayısıyla bu uygulamanın sektörün mağduriyetine oranla TRT’nin ya da devletin gelirlerini hatırı sayılır şekilde arttıracağını düşünmek de mümkün değil.

Sektörümüzün bu tip gelişmelere müdahil olabilmesi, sesini duyurabilmesi için güçlü derneklere ihtiyaç duymaktadır. Maalesef bugüne kadar sektörün ihtiyaçları yönünde olumlu adım atabilen güçlü bir yapının bulunduğuna şahit olamadık. Bu tip düzenlemeler yürürlüğe girmeden haberdar olabilecek ve sektörün ihtiyaçları, hassasiyetleri doğrultusunda gerekli müdahale, tavsiye ve görüşleri bildirecek güçlü derneklere ihtiyaç var.  

Konu hakkında sektör profesyonellerinin fikirlerini aldık:

Okisan A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Gesider (Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İş Adamları Derneği) Eski Başkanı Sayın Ekrem Özkara :

TSE Kontrolleriyle ilgili düşünceleriniz nelerdir, bu konuda yetkili makamlarla görüşmeleriniz oldu mu?

TSE Testleri ile ilgili olarak, sektörden farklı isimlerle beraber, firmam ve Gesider adına, Ekonomi Bakanlığı Ürün Güvenliği Müdürlüğü’ne iki kez ve TSE Gebze Kampüsü’ne bir kez ziyarette bulunduk. Uygulamadan doğan sıkıntıları ve şikayetlerimizi dile getirdik.

TSE’nin yaptığı kontrollere kesinlikle karşı değiliz. Aksine düşük kalitedeki ürünlerin ülkeye girişinin önlenmesi ülkemiz ekonomisi açısından önemlidir. Fakat, uygulamaya geçilmeden en az iki ay önce sektör bilgilendirilmeli ve firmalara ön hazırlık yapmaları için bir zaman tanınmalıydı. Herhangi bir ön hazırlık olmadan uygulamaya geçilmesi nedeniyle pek çok firma sözleşme ve taahhütlerinde gecikti. Sipariş iptalleri ve cezalara maruz kaldılar.

Netice olarak TSE’nin yeni kontrol prosedürüne karşı değiliz fakat uygulamanın zamanlaması ve planlamasını yanlış buluyoruz.

Yeni TRT bandrol uygulamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Güvenlik sistemleri kapalı devre çalışan sistemlerdir. Bandrole tabi olmasını doğru bulmuyoruz. Eğer devletimiz bu ürünlerle ilgili ilave bir bandrol vergisi uygun gördüyse, oranın tablet ve bilgisayarlardaki gibi en fazla %2’lerde olması gerekirdi, ki bir bilgisayar, TV yayını izlemeye, kaydetmeye ve yapmaya çok daha müsait bir cihazdır.

Kayıt cihazlarında zaten %15 Ötv, %5 Gümrük vergisi gibi önemli vergiler varken, %16 ilave bandrol vergisi uygulamasını doğru bulmamız mümkün değil. Ayrıca bu verginin CIF bedel üzerinden yani nakliye, gümrükleme, sigorta masrafları ödenmiş toplam üzerinden alınması, vergi oranını %20’lere yaklaştırıyor.

Biges A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Erdal Gökşen :

TRT Bandrol uygulaması ve TSE test süreci işlerinizi nasıl etkiledi?

Yürürlüğe giren uygulama ile, CE işareti taşıması gereken elektronik ürün ithalatçıları ciddi sorunlar yaşamaya devam ediyor. Uygulamanın amacı çok doğru ancak uygulanmasıda bir o kadar sorunludur. Test yapılan laboratuarların henüz ithal edilen ürünlerin testlerini kısa sürede yapacak kapasitede olmaması, kurumlar arası iletişim ile proseslerdeki aksaklıklar ve eksiklikler, sırada bekleyen ürün sahiplerinin süreçlerle ilgili bilgi alamaması ciddi mağduriyetler yaratmaktadır. İthalatların gecikmesi, stok sorunları yaşamasına, testlerden geçemeyen ürünlerin mahrece iadesi (üretici kabul ederse) firmaları hem maddi hemde manevi olarak yıpratmaktadır. Müşteri kayıplarına uğrayan firmaların ciroları düşerken zarar dahi etmektedir. Sistemin bu şekli ile sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum. Yetkililer tarafından süreçleri çok daha kısaltarak testlerin yapılmasını sağlayacak iyileştirme ve düzeltmeler mutlaka yapılacaktır. Ancak çok geç kalınması mağduriyetleri artıracağı gibi telafisi zor yaralarda açabilir.

Kapalı devre çalışan kayıt cihazlarının TRT bandrolüne tabi olmasını kesinlikle yanlış buluyorum. Güvenlik kameralarından gelen görüntüleri kaydetmeye yarayan DVR, NVR gibi ürünlerin GTIP lerinin Video Cihazları segmentinde olmasından dolayı bandrole tabi olmuştur. Oysa 85.21….. alt kırılımında DVR NVR gibi CCTV ürünleri için yeni bir tanımlama yapılmalıdır. Bandrole tabi olsa dahi üzerinde TV-Tuner olan ve Ana işlevi TV yayınlarını alma kaydetmeye yarayan cihazlar gibi %16 değil, Bilgisayar, Tablet gibi çok daha düşük bandrol ücretine tabi olmalıdır.

TSE test sürecinin tamamlanması kaç gün sürüyor?

Süreç 45-60 günü bulmaktadır. Buda aslında şu anlama geliyor.

Şiparişini 1 Ocakta verdiğiniz bir ürünün deniz yolu ile deponuza girme sürecini hesaplarsanız;

4 hafta üretim, 1 hafta yükleme, 4 hafta yol, 1 hafta geminin boşaltılması ve konşimentosunun alınması ve test sürecinin başlatılması, 5 hafta test süreci, 1 haftada ithalatın kapatılması, eğer bandrole tabi ürünleriniz varsa birkaç günde bandrol alma süresini ekleyebilirsiniz.

Bu şartlarda ürününde bir sorun çıkmamışsa; 1 Ocakta verdiğiniz sipariş en iyi ihtimal Mayıs ayında stoğunuza alabilirsiniz.

60 güne kadar uzayan test sürelerinin en fazla 10 gün içerisinde tamamlanması firmaları rahatlatacaktır.

Maliyetlerdeki bu değişiklikleri fiyatlarınıza yansıttınız mı?

Stoklarımızda olan, önceden ithalatı yapılmış ürünlerde fiyat artışı yapılmadı. Ancak bandrole tabi ürünlerde, yani ithal edilen ürünler için %16 ‘lık bandrol bedelinin bir kısmı fiyata yansıtılmaktadır.
Firma olarak bu artışların tamamının bayilerimize ve tüketiciye yansımaması için, biraz tedarikçilerinizden destek alarak birazda firma olarak fedakarlık yaparak artışları minimum seviyede tutuyoruz.

Bu değişikliklerle ilgili yetkili mercilere başvurdunuz mu?

Ekonomi bakanlığı başta olmak üzere, TRT ve TSE gibi yetkili mercilere hem firmam adına hem de Gesider olarak sektörümüz adına görüşmeler yaptık. Yaşanan sıkıntıları ve süreçlerin hızlandırılması için önerilerimizi ilettik.

Süreçleri takip etmeye devam edeceğiz.

Aktardığı bilgiler için Sayın Ekrem Özkara’ya ve Sayın Erdal Gökşen’e teşekkür ederiz.

…….

Yazımızı okuyan siz sektör profesyonellerinin de konu hakkındaki yorumlarını duymaktan memnun oluruz.