Güney Kore’nin Daejeon şehrinde yer alan Ulusal Bilgi Kaynakları Hizmeti (NIRS) veri merkezinde yaşanan yangın, ülke geneline yayılan ciddi aksaklıklara sebep oldu ve dijital hayatı ciddi biçimde etkiledi. Veri merkezi, kamu çalışanlarının iş belgelerini bulutta saklamak için kullandığı G-Drive sistemini barındırıyordu. Yangın sonrası, 750.000 kamu personelinin bireysel iş dosyaları tamamen silindi ve toplamda 858 TB resmi veri yok oldu.
Veri Merkezi Güvenliği Hayati Önem Taşıyor
Veri merkezleri, modern hayatın en kritik altyapılarından biri haline geldi. Kullanıcılarının verilerini korumak ve hizmetlerin sürekliliğini sağlamak için, yangın gibi felaketlere karşı etkin güvenlik önlemleri almak şart. Güney Kore’deki bu olay, veri merkezi güvenliği ve afet senaryolarına hazırlık konusunda önemli bir ders niteliği taşıyor.
Yangın İhbar ve Söndürme Sistemleri
Yangın, sunucu odasında batarya patlaması ile başladı ve hızla yayıldı. Yangına müdahale eden ekipler binada oluşan yoğun duman ve yüksek ısı sebebiyle zorluk yaşadı, söndürme işlemi yaklaşık 10 saat sürdü. Olay sonrası, binanın güvenlik sistemlerinin ve yangın algılama cihazlarının etkinliği tartışmaya açıldı. Teknolojide, erken yangın algılama sistemlerinin ve otomatik yangın söndürme altyapılarının varlığı, veri kayıplarını ve iş kesintilerini en aza indirgeyebiliyor.
Her veri merkezinde;
-
Hassas duman ve sıcaklık sensörleri,
-
Otomatik yangın alarm sistemleri,
-
Gazlı veya suyla çalışan otomatik yangın söndürme sistemleri bulunmalı,
-
Acil durum senaryoları düzenli olarak test edilmelidir.

Tam da veri merkezi yangınlarının sektörde büyük tartışma yarattığı bir dönemde, ISAF Fuarı, 8-11 Ekim 2025 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenleniyor. Bu fuarda yangın güvenliği alanındaki en yeni teknolojiler, uluslararası katılımcılar ve uzmanlar eşliğinde tanıtılıyor. Sektördeki güncel riskler ve ihtiyaçlar ışığında, fuara katılarak bilinçlenmek ve yeni çözümleri yerinde görmek büyük fırsat sunuyor.
Ücretsiz Online bilet için: https://isaf.expoffs.com/
Kayıplar Toplumun Güvenini ve Güvenliğini Tehdit ediyor
G-Drive, Güney Kore devleti çalışanları için geliştirilen, iş dosyalarının merkezi bulutta saklanmasını sağlayan bir platformdu. Standart olarak her çalışan 30 GB depolama hakkına sahipti ve belgeler iş akışında kolay erişilebilir halde tutuluyordu. Ancak bu sistem harici yedekleme sunmadığı için yangın sonrası veriler geri dönülemez şekilde kayboldu. Binlerce kamu hizmeti geçici olarak durdu, para transferleri ve günlük resmi işlemler aksadı.
Olayın ardından halkın ve kurumların beklentileri arttı; veri güvenliğinin ve felaket sonrası kurtarma planlarının ne kadar önemli olduğu daha net görüldü. Yetkililer, ilerleyen dönemde tüm veri saklama ve bulut hizmetlerinde yangına, su baskınına ve diğer felaketlere karşı çok daha güçlü güvenlik önlemleri alınacağını açıkladı.
Ders Alınması Gereken Bir Olay
Bu felaket, kamu kurumlarında ve özel sektörde veri merkezlerinin güvenlik altyapısının yeniden gözden geçirilmesine, afet erken uyarı ve söndürme sistemlerinin zorunlu hale getirilmesine öncülük edecektir. Dijital dünyanın dayanıklılığı, sadece teknolojik yeniliklerde değil, aynı zamanda temel güvenlik alışkanlıklarında ve afet müdahale hazırlıklarında yatıyor.
Kısacası, bu yaşananlar dijitalleşen hayatımızda veri güvenliğinin ve yangın gibi beklenmedik risklere karşı korumanın hayati olduğunu bize bir kez daha hatırlattı. Her kurumun bu tür olaylara karşı daha hazırlıklı olması artık bir tercih değil, zorunluluk halini aldı.