Daha önce yayınlanan “Güvenlikte Entegrasyon” başlıklı makalemin devamı niteliğindedir.

Sektörde hangi kesimi dinlerseniz dinleyin hep bir araya gelmek, bir bütün olarak hareket etmek, sektör ile ilgili kurumlardan sektör ile ilgili taleplerde bulunurken tek güç olmak konusunda serzenişler duyarsınız. Ben şahsen bu konuda birçok kesimden bir bütünlük olmadığı konusunda serzenişleri dinliyorum. Bunları her dinleyişimde de “peki ama neden bir şey yapmıyorsunuz?” diye soruyorum. Neredeyse hepsinden aldığım cevap “kimse bir şey yapmıyor ki, yaparsak da kendi başımıza yaparız” oluyor.

Açıkçası ben şahsen buna katılmıyorum. Bugün tarih sayfalarını açtığımızda gördüğümüz her olayın arkasında o olaya önayak olmuş biri veya birileri mutlaka vardır. Bir sektörü bir ülkede istenen disipline sokmanın, istenen kalitede olmasını sağlamanın tarih kitaplarında yazan olayların birçoğuna göre oldukça basit bir olay olduğunu bugün hepimiz kabul ederiz. Sonuç olarak, bu konuya da öncülük eden biri veya birileri ile sektör gerçekten istenen kalite seviyelerine kolaylıkla gelebilir.

Ben bunu da “Sektörde Entegrasyon” olarak tanımlıyorum.

Entegrasyon kelimesini kullanmamın nedeni teknoloji ve sistemlerin yoğun olduğu sektörde en anlaşılır tanımı kullanmak. Entegrasyonu sistemler arasında entegrasyon, cihazlar arasında entegrasyon, farklı projeler arasında entegrasyon olarak kullanıyoruz. Ancak bütün sektörün biraraya gelmesi için hiç kullanılmadığını düşünüyorum. Daha önceki yazımda da belirtmiştim. Ben sektördeki ürün ve cihazları teknik olarak çok derin tanımıyorum. Ancak sektörü ve sektör içindeki ilişkileri, 1999 yılında 2018 yılına kadar sektörde geçirdiğim 19 yıl zaman içinde iyi tanıdığımı düşünüyorum.

Bu süre zarfında gözlemlediğim en önemli konu;

  • “güvenlik” diye tanımladığımız ana iş gruplarının birbiri arasındaki iletişim eksikliği
  • “güvenlik” diye tanımladığımız ürün gruplarının bazılarının farklı sektör gruplarında yer aldıklarından kendilerini “güvenlik” tanımı içinde görmeye alışmamış oldukları….

Birinci konuda çözümler bulmak ikinciye göre kısmen daha kolay. Çünkü bu alandaki tek konu kendini güvenlik sektörü altında tanımlayan iş gruplarının arasında iletişimi arttırmak. Esas zorluk farklı sektör gruplarında olup da aslında güvenlik başlığı altında da yer alabilecek iş ve ürün gruplarını biraraya getirmek.

Bir çelik kapının aynı zamanda güvenlik ürünü olduğunu, bir çelik kasanın aynı zamanda güvenlik ürünü olduğunu, pencerelerdeki ve kapılardaki ferforjeler ile bahçe sınırlarındaki demir parmaklıkların güvenlik ürünü olduğunu, kırılmaya dayanıklı camların güvenlik ürünü olduğunu…

En net hali ile canımızı ve malımızı korumak amaçlı yaptığımız tüm işlerin ve bu işlerle bağlantılı tüm ürünlerin güvenlik ürünü olduğunu ilgili iş gruplarına anlatmak ve tüm bu ürün gruplarını biraraya getirmek…

Sektörün tam anlamı ile birleşmesi, hep beraber sektörün büyütülmesi, sektördeki eksikliklerin giderilmesi, kalitenin artması için basit görünen ama aslında oldukça ağır bir yük olan bu görevi birilerinin mutlaka üstlenmesi ve sektörde entegrasyonu sağlaması gerekiyor.

Feridun Bayram